22 Mayıs 2007

Fernando, Hızlı Tren ve ben...


Justo Carretera - Un Hombre de Extremadura


Son üç hafta beraber çalıştığım ve yaşadığım kötü günleri unutmamda faydası olan sevgili Justo.

Fotoğrafı çeken: Mert Yağcı
Taşeron firmanın, inanılmaz renkli, hazırcevap, cin fikirli ama çalışkan ekip şeflerinden Mükerrem-Mükremin.

Fotoğrafı çeken : Mert Yağcı

Gerçekten zorlu hava şartlarında çalıştık hep birlikte. Soğuklar, çamurlar, sürekli geçen kamyonlarla kalkan tozlar, sıcaklar, yazı beklemeden ortaya çıkan yapışkan sinekler, bizleri Polatlı-Sivrihisar arasında , Orta Anadolu'nun bu bereketsiz topraklarında zorladı.

Bu da Mert...

Diğer çevirmen arkadaşım Mert.

Uzun Bir Aradan Sonra...

Hayatımın en zorlu, en yorucu iş deneyimden çıkalı neredeyse üç hafta oldu. Ancak, eski hayatıma adapte olmam bayağı uzun sürdü. Kelimelerle anlatılamaz bir 2 ay geçirdim. Güzellikleriyle, şanssızlıklarıyla, kazalarıyla, yeni dostluklarıyla dolu bir iki ay. Her gün aklıma şunu da yazayım dediğim yüzlerce şey geliyordu.

Nereden başlayayım bilmem ki. En baştan tabi.

Üyesi olduğum bir mesajlaşma grubundaki telefonu arayıp, "İspanyolca çevirmeni arıyormuşsunuz?" dememle başladı herşey. Telefondaki Didem Hanım'la ise hemen iki gün sonra tanıştım. Polatlı'da bir ofisi olan bir İspanyol firmasına gittim. Didem Hanım, beni proje müdürü Fernando ile tanıştırdı. Ne projesi mi? Ankara-Eskişehir Hızlı Tren Projesi. Yeri gelmişken belirteyim ki. Bir diğer sekreter Ayşegül Hanım'la birlikte, Didem Hanım ve Fernando, benim çok zor anlar yaşadığım zamanlardaki destekleri, defalarca işi bırakma kararımdan dönmemdeki en önemli etkenlerdi. Eğer bu sayfaları okuyorlarsa yürekten sevgiler.

İlk gün, daha sonra beş haftamı geçireceğim insan müsvettesi Paco ile çalışacağım söylendi. Şimdi uzun uzun onunla geçirdiğim rezil günleri yazmak istemiyorum. Çünkü tekrar tekrar yaşamak istemiyorum o kötü şeyleri.

En iyisi burada güzellikleri paylaşmak. En başta böyle muhteşem bir projenin, çok küçük de olsa bir parçası olmak son derece gurur verici. yapılan iş çok zorlu, çok zahmetli ve çok ince. Yani kısacası bir sürü "ÇOK" var içinde.